Status

Flameking1's anime, manga, reviews, recommendations, blogs and lists at Anime-Planet
Anime-Planet.com - anime | manga | reviews

Monday, March 21, 2011

Ergo Proxy

Evet Ergo Proxy'yi bitirdim ve söyleyecek çok şeylerim var. İlk başta izleyecek olanlara bir tavsiye, Ergo Proxy'yi izlediğiniz sürece diğer animeler ile ilgilenmeğin ve her bölümü tüm dikkatinizi vererek izleyin. Hikaye karanlık bir gelecekte geçiyor atmosfer kirli, doğa yok olmuş ve insanlar kubbeli şehirlerde yaşıyor, insanlarla birlikte autoreiv denen androidler de insanlara hizmet ediyor, ancak bu androidler'in bazılarına cogito virüsü bulaşıyor ve bağımsız düşünceye sahip oluyorlar. Ergo Proxy bir yolculuk ve bu yolculukta Proxylerin ne olduğunu öğrenmeye çalışıyoruz, cevabı son bölümde alıyoruz o yüzden sabırlı olun ve bu yolculuğun tadını çıkarın. Animasyon iyi olmuş ve müzikle birlikte bizi bu karanlık dünyaya esir alıyor, açılış ve kapanış şarkıları da çok anlamlı olmuş senaryoya iyi uydurmuşlar (#please could you stop the noise i'm trying to get some rest, from all the unborn chicken voices in my head#). Ergo Proxy seyirciye felsefik sorular sunan bir anime, örneğin cogito virüsü Rene Descartes'in felsefik sözünden alınmıştır "cogito,ergo sum" düşünüyorum, öyleyse varım. Sonuç olarak sizi düşündürecek bir anime izlemek istiyorsanız kesin izleyin.

Alttaki bölümde analizimi yapıyorum, izlemeyenler okumasın manyak spoiler'lar var!!! 
bu linkten http://birbildigimizvar.blogspot.com/2010/11/uzun-zamandr-taknt-oldugum-bir-animeyi.html Ergo Proxy de yer alan bazı sembolizmleri bulabilirsiniz.

Ergo Proxy'nin değindiği en önemli nokta yaşam formlarının kendilerini algılama biçimi ve özgür irade, Ergo Proxy Romdeau'yu yaratır ve Romdeau'da yaşayan insanları, insanlar da autoreivleri yaratır, böylece Ergo Proxy'den yaratılmış olan insanlar ve cogitolu autoreivlerin hiçbir farkı yoktur. Sorgulanan ise Descartes'in düşünüyorum, öyleyse varım felsefesi. Autoreiv ve İnsanlar da kendi bilinçlerini gerçek olarak ele alır, ama sonunda gerçeklerinin fabrikasyon olduğunu görüyoruz. Son bölümlerde Autoreiv'lerin hayatları için yalvarmalırını görmek biraz şok edici.

Dizinin en sevimli karakteri Pino bize cogitolu autoreiv'lerin insanlar ile eşdeğer konuma geldiklerini sergiliyor, Pino olmasaydı belki de aşırı derecede melankolik olurdu Ergo Proxy, ayrıca 19. bölüm tamamıyla Pino'ya ayrılmış ve bu bölümü çok beğendim.

Bir diğer şok edici olay Re-l'in Entourage'ı olan İggy'nin bilince sahip olduğu bölüm. Bu bölümde Iggy'nin çift kişilikli bir autoreiv'e dönüşümünü görüyoruz, bir yandan var olma sebebi re-l mayer, diğer yandan ise özgür iradesinin karşı gelmesi. sonuç olarak Iggy re-l için kendini feda ediyor.

Son bölümde orijinak insanların dünyaya geri dönüşüne tanıklık ediyoruz, Vincent Law/Ergo Proxy kendini olduğu gibi kabul ediyor, bölünmüş olan tekrar bütün olmalıdır ve son sözü, ben ölümün vekiliyim, böylece seyirciye bir katarsis duygusu veriyor.

Ergo Proxy kesin ikinci kez izleyeceğim bir anime.

3 comments:

  1. ergoproxy i bende iki kez izledim.ilk kez rastladığımda çok sıkılmıştım ''bu ne yaaa'' falan demiştim hatta :DD
    sonra ne olduysa ilk bölümüne denk gelip izledim.bağımlılık yaptı :)) bu arada bağlantı referansı vermişin ;) 19.cu bölümün adı eternal smile dı galiba;pino üzerine olan bölüm :D

    ReplyDelete
  2. ilk bölümü de süper hele o awakening sahnesi, japonca sesiyle izledim Pino çok şirindi.

    ReplyDelete
  3. hangi bölümdü tam bilemiyorum ama re-l ile monad ın karşılaştığı kısım çok fenaydı :DD ama awakening de re-l monad ve ergo nun karşılaşma sahnesi de çok güzeldi de en çok life after god ı sevmiştim ^^

    ReplyDelete